BATI NİL VİRÜS HASTALIĞI ARTIK TÜRKİYE'DE
KTÜ Farabi Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları Kliniğinden Dr. Öğr. Üyesi Firdevs Aksoy Batı Nil Virüsü hastalığı hakkında açıklamalarda bulundu:
Batı Nil Virüsü hastalığı, 1937 yılında Uganda'da ilk kez tanımlanmıştır. Yani yeni bir hastalık olmayıp, yıllardır bilinen bir hastalık. Hastalığa neden olan Batı Nil Ensefalit Virüsü (BNEV), yıllar içinde dünya genelinde farklı ülkelerde görülen bir viral hemorajik virüs enfeksiyonudur. Sıklıkla yaz ayları ve sonbaharın başlarında (Haziran-Eylül) görülmektedir. Hastalık, çoğunlukla Afrika, Avrupa, Orta Doğu, Kuzey Amerika ve Batı Asya’da görülür. 2010 yılından itibaren de ülkemizden vaka bildirimleri yapılmaktadır. 2018 yılında Avrupa ve komşu ülkelerinde vaka sayılarında artışlar bildirilmektedir. Aynı yıl İtalya ve Yunanistan’da salgın görülmüş, ölümler olmuş, Türkiye’de de 26 vaka bildirilmiştir. 2024 yılında İsrail, Brezilya ve Yunanistan'da görüldü. Bu yıl ülkemizden de vaka bildirimleri yapıldı. Sağlık Bakanlığımız İstanbul ve çevresinden son aylarda 6 hasta olduğunu bildirdi.
Bulaşma
Yabani kuşlar ana konaktır. Kuşlardan kan emen sivrisinekler, hastalık etkenini insanlara, bazı memelilere (at gibi) ve yabani kuşlara taşırlar. Hastalık çoğunlukla Culex türü sivrisineklerin ısırması ile bulaşır. Hastalığı taşıyan sivrisinekler özellikle geceleri ortaya çıkmaktadır. Akarsuların kenarları, havuz, kuyu, yağmur suyu, su dolu lastik, bataklıklar, ağaç kovukları, erimiş kar suları vb. gibi su birikintilerinde yaşam ve üremelerini sürdürmektedirler. İnsandan insana bulaşma bildirilmemektedir. Dış ortama dayanıklılığı bulunmayan virüsün insana bulaşması ancak sivrisinek ısırığı ile mümkündür. Nadiren, kan transfüzyonu ve organ nakli ile bulaşabilir. Doğum sırasında ya da emzirme ile anneden bebeğe geçtiği de biliniyor.
Hastalık belirtileri nelerdir?
Hastalık belirtileri sivrisinek temasından sonra 3-14 gün içinde çıkabilir. İlk belirtileri ateş, halsizlik, yorgunluk, baş ağrısı, kas ağrıları, eklem ağrıları, lenf bezlerinde şişlik, kusma, ishal veya döküntü olabilir. Döküntüler hastanın gövdesinde, kollarında ve bacaklarında olabilir. Küçük kızarıklıklar şeklindedir. Bazen hastalarda sinir sistemi etkilenerek beyinde (ensefalit), beyin ve omuriliği çevreleyen zarların iltihabı sonucu menenjit gibi ciddi tablolar gelişebilir. Uykuya meyil, koma ve nadiren ölüm görülebilir. Ciddi enfeksiyonlar miyokardit (kalp kasının iltihaplanması), pankreatit (pankreasın iltihaplanması) ve karaciğer iltihabı yani hepatit ile sonuçlanabilir.
Atmış yaş üstü bireyler, kronik hastalıklara sahip olanlar ve bağışıklık sistemi zayıf olanlar (ilaç ya da hastalık nedeniyle) hastalığı daha ağır geçirebilir. Bu nedenle, bu gruptaki kişilerin sivrisinek ısırıklarından korunmak için ekstra önlemler alması hayati önem taşır.
Tanı nasıl konulur?
BNEV Hastalık şüphesi varsa; klinik belirti ve bulguların durumuna göre kan testi ve omurilik sıvısı ile test yapılır. Laboratuvar sonucuna göre hastalığın kesin tanısı konulabilir.
Tedavi edilebilir mi?
BNEV’ne direkt etkili olan bir ilaç olmadığından şikayetlere yönelik destek tedavisi verilmektedir. Çoğu kişi tamamen iyileşir, ancak yorgunluk ve halsizlik uzun süre, haftalarca veya aylarca devam edebilir.
Aşısı var mı?
Hastalığa karşı kullanımda bulunan bir aşı henüz bulunmadı.
Korunma
Her hastalıkta olduğu gibi burada da en önemli nokta hastalığa yakalanmamak için gerekli önlemleri almaktır. En önemli korunma yolu da sivrisinek ısırıklarından korunmak için gerekli önlemler almaktır. Sivrisinek üreme alanları yok edilmelidir.
Sivrisineklerin aktif olduğu saatlerde açık alanda fazla kalınmamalı, kalınacaksa uzun kollu ve kapalı giysiler giyilmeli, pencerelere ve kapılara sineklik takılmalı, açıkta olan su birikintileri ve fosseptik çukurları kapatılmalıdır. Sineklerin çok olduğu dönemlerde cibinlik kullanılabilir. Kapalı ortamlarda vantilatör, klima gibi cihazlarla hava dolaşımı yaratılabilir.
Her zaman olduğu gibi, hastalık konusunda korkuya ve paniğe kapılıp, kafa karışıklığı yaşamamak için konuyla ilgili yetkinliği olan kişilerin ve kurumların söylediklerinin dikkate alınması ve uygulanması önem arz etmektedir.