29 Ekim sabahı tıpkı çocukluğumdaki gibi içim kıpır kıpırdı.
Heyecanım, coşkum tavan yapmıştı.
Bayram kutlaması için çocuklarımın okuluna vardığımızda okul bahçesinde gösteriyi beklerken çeşit çeşit insan profilleri gördüm.
Alanda saçlı, sakallı, montlu, kazaklı, kısaca markete giderken bile üstüne başına daha çok önem veren insanlar vardı.
Bu kişiler herhalde öğrenci velisidirler diye içimden geçirirken, tören başlayınca görevli öğretmen olduklarını fark ettim, içim acıdı. (Kılık, kıyafeti, duruşu ile günün hakkını veren kıymetli öğretmenlerimiz de mevcuttu tabi ki.)
Cumhuriyet ayakta çarık, üstte yamalı elbiselerle, bin bir mücadele içinde kazanılmışken, özellikle Cumhuriyet’in bekçileri öğretmenlerimizin bu şekilde bir tavır ve hal içerisinde olmaları, 29 Ekim’i yeterince önemsememeleri beni müthiş şekilde üzdü, kırdı, hırpaladı.
***
Yol güzergâhımızdaki okulları gözlemlediğimde, bazı okul binalarının Cumhuriyet Bayramı’na yaraşır şekilde süslenmediğini gördüm.
Bayram coşkusu yerine, hücrelerinde hüzün ve matem kol geziyordu adeta.
Yas havasında olmaları da -bazı okulların aldığı ilginç(!) kararlar paralelinde - olağandı.
Öğrencilerin bu ülkenin kurucusu olan Mustafa Kemal ATATÜRK’le göz ve ten teması kurmasını istemeyen terbiyesizler, hainler, ahlaksızlar Bener Cordan Ortaokulu’ndaki sınıf kapılarında bulunan Atatürk giydirmelerini söktürüp atmış bayram öncesi.
***
Sadece erkeklerin ve hayvanların sayılmaya değer bulunduğu bir yapıdan, ümmetten ve kul olmaktan bizleri halk olmaya, ulus olmaya, birey olma değerine taşıyan Atatürk’e sonsuz minnet ve şükran duymanız gerekirken…
Bre densizler!
Siz kimsiniz?
Kendinizi ne sanırsınız?
Vizyonunuzla, ufkunuzla, kendinize kattıklarınızla, giyim ve kuşamınızla, üslubunuzla, hitabetinizle, duruşunuz ve tutumunuzla geleceğimiz olan çocuklarımıza örnek olmanız ve onları fikren ileriye taşımanız gerekirken nedir bu lakaytlık, itinasızlık, özensizlik, bağnazlık?
Siz hangi fikre, teşkilata, yapılanmaya mensupsunuz?
Bir yerlerden Cumhuriyet’i ve kazanımlarını kıymetsizleştirme için talimat mı alıyorsunuz?
Neyin, kimin hizmetkârları ve piyonlarısınız?
Hangi örümcek bağlamış zihinlerin ürünlerisiniz?
Bilmiyorum ama bildiğim tek şey bu çabalarınız beyhude!
Güneş balçıkla sıvanmaz.
Cumhuriyet ve Atatürk bu milletin DNA’sına işlemiştir.
Söküp atmaya sizin gücünüz de yapınız da yetmez!
Sabun köpüğü gibisiniz!
Yok olmaya mahkumsunuz.
***
Her şeye rağmen “Gelecek gençliktedir.” diyen Atam’ı haklı çıkarırcasına çocuklarımız gelecek için umutlarımızın diri kalmasını sağlıyor.
Teşekkürler evlatlarımız!
Teşekkürler Ata’m!