‘Hayat, bisiklete binmek gibidir. Dengede kalabilmek için yola devam etmek gerekir. ‘
Albert Einstein
‘Hayat, bisiklete binmek gibidir. Dengede kalabilmek için yola devam etmek gerekir. ‘
Albert Einstein
Zaman kelimesiyle yaşam kelimesinin birleştiği nokta, yani kendi dengenizin oluşum noktasını sizin varlığınızdan ne denli haberdar olduğunuz belirler. Anlamlı ve başarılı bir yaşam sürmek nasıl olur, olayları kendinize göre nasıl dengede tutabilirsiniz bunu siz keşfetmelisiniz. Bu konuda tüm cevapları yalnızca siz bulabilirsiniz. Yaşam sonuçlardan önce nedenleri önünüze koyar. Nedenleri ve sonuçları doğru analiz etmeden, olayların tek sorumlusunun kediniz olduğunu düşünmek sizi yaşam bisikletinden düşürür. Sonuçların kaybını gidermek için bu başarısızlığın nedenlerini araştırınız. Çünkü başarı neden sorusu ile başlar.
Başarı ‘Neden’ Sorusu İle Başlar
Başarıyı keşfetmek için girişimci olmanız şart değil. Yeni şeyler aramak hiç bilinmeyeni bulmaya çalışmak değildir. Başarmak kelimesi yaptığın işi en iyi şekilde yapmaktır. Dünyanın en meşhur zenginlerini aklınıza getirin. Hepsinin ortak tek bir özelliği var. Bizim görmezden geldiğimiz ama onların gözlerinin önünden ayırmadığı bir şey. ‘Okuyorlar’
Peki bu kadar servetin içerisinde, sahip olunacak her şeye sahipken, paranın satın alabileceği her şeyi alabilecek servetleri varken neden hala okuyor bu zenginler?
Belki kitap okuyarak zengin olmadılar ama zengin olduktan sonra bile okumaya devam ediyorlar. Neden?
Acı gelebilir ama bizler dizi, film izleyip koltuğun keyfini sürerken, bu insanlar günlük programlarına kitap okuma saatleri koyuyorlar. Neden sorusunu kendimize sormadığımız için sadece onların nasıl zengin olduğu konusunda dedikodu yapıyoruz. Yaşadığımız ülkenin verileriyle karşılık vermek gerekirse 80 milyonluk ülkemizde kitap okuma oranı yıllardır yirmi bin ile otuz bin kişi arasında sıkışmış, çırpınıyor. Neden elde etmek istediklerimiz hakkında efor sarf etmek yerine başkalarının Nasıl elde ettiği Konusunda Komplo Teorileri Üretim, Başarıyı İlahi Bir Güce Dayandırıp tartışıyoruz. Yola bakıp çok uzun, çok zor, çok meşakkatli diye düşünüp duruyoruz. Bu yolu kısaltmıyor. Bu yolu daha zararsız geçmek konusunda bize fırsat vermiyor.
Futbolun kolay olduğunu düşünmek hepimizi rahatlatıyor ama futbolu oynayanlar onun ne kadar zor bir oyun olduğunu biliyor.
‘Bahaneler sürdürülebilir bir evrenden gelmiş olabilir. Ama başarı kelimesi tam da yaşadığımız dünyayı anlatıyor’
Yaşadıklarınızla (nedenler ve sonuçlar) birlikte var olmayı denemelisiniz. Hep iyi ya da hep kötü diye bir yaşam yoktur. Yaşamınızda başarı ve başarısızlık dengede kalabilmesi halinde size fırsatlar sunacaktır. Hep başarılı bir yaşam imkansızdır. Aynı paralelde hep başarısız bir hayat da…
Aklınıza ilk gelen bir sözcüğün anlamına bakın. Göreceksiniz ki anlam olarak muhakkak ikinci bir manası vardır. Peki neden bir anlamın içinde sıkışıp kalmayı tercih ediyorsunuz. Benim size önereceğim kelime ise ‘Revan’ dır. Birinci anlamı ‘Giden’, ikinci anlamı ise ‘akan’ demektir. Yola revan olmak bütün engelleme ve zorlamalara rağmen devam etmektir. Kalbiniz ve beyniniz çalışmaya devam ettiği sürece yola devam etmenin bir formülünü bulmak, hepimizin hayatında ilk öncelik olmalıdır. Ama bütün başarısızlıklara rağmen hayatın içinde akıp gitmek ve takılıp kalmamak da bu Revana katılmaktır.